PwXRsWv. Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır. Kul men yerzukukum mine-ssemâ-i vel-ardi emmen yemliku-ssem’a vel-ebsâra vemen yuḣricu-lhayye mine-lmeyyiti veyuḣricu-lmeyyite mine-lhayyi vemen yudebbiru-l-emrac feseyekûlûnaAllâhuc fekul efelâ tettekûneDe ki Size gökten, yerden rızık veren kimdir, kulaklarla gözlere malik olan kim ve ölüden diriyi izhar eden, diriden ölüyü meydana getiren kim ve işleri tedbir eden kim? Diyecekler ki Allah. O vakit de ki Neden çekinmezsiniz öyleyse? De ki “Göklerden ve yerden sizlere rızık veren kimdir? Kulaklara ve gözlere malik olan insanlara ve hayvanlara görme ve işitme imkânı sağlayan kimdir? Diriyi ölüden çıkaran ve ölüyü diriden çıkaran kimdir? Ve bu muhteşem kâinattaki bütün işleri evirip-çeviren kimdir?” Onlar ’Allah’ diyeceklerdir. Öyleyse de ki “Peki siz yine de korkup küfür, zulüm ve kötülükten sakınmayacak mısınız?”De ki Sizi göğün ve yerin ürünleriyle rızıklandıran kimdir? Yahut işitme ve görme organlarınızı yaratan ve onların görevlerini devam ettirmek suretiyle, onlara gerçekten sahip olan kimdir? Kimdir ölüden diriyi, diriden de ölüyü çıkaran? Ve yine kimdir, var olan herşeyin hayatını tanzim edip, çekip çeviren? Şüphesiz diyecekler ki “Elbette Allah.” Öyleyse de ki “Peki hâlâ yolunuzu, Allah ve O'nun kitabıyla bulmaya çalışmayacak mısınız?“Gökten ve yerden size rızık ve servet veren kimdir? Kulaklara ve gözlere hükmeden kimdir? Ölüden diriyi, tohum ve yumurtadan canlıyı kim çıkarır? Diriden ölüyü, canlıdan tohum ve yumurtayı kim çıkarır? Kâinat ve içindeki varlıklarla, dünya ve ötesi ile ilgili ilâhî planlamayı kim yapıp yürütüyor, hayatın devamını ve aslî düzeni kim sağlıyor?” de. Onlar “Allah!” diyecekler. “Hâlâ Allah'a sığınıp, emirlerine yapışmayacak, günahlardan arınıp, azaptan korunmayacak, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarınıza ve özgürlüklerinize sahip çıkarak şahsiyetli davranmayacak, dinî ve sosyal görevlerinizin bilincinde olmayacak mısınız?” Kur’an-ı Kerim, 3/27; 67/21; 80/ ki "Sizi gökten ve yerden rızıklandıran kimdir? Yahut kulaklara ve gözlere sahip olan kimdir? Ölüden diriyi diriden ölüyü çıkaran kimdir? İşleri düzene koyan kimdir?" "Allah" diyecekler. De ki "Öyleyse sakınmıyor musunuz?"De ki 'Göklerden ve yerden sizlere rızık veren kimdir? Kulaklara ve gözlere malik olan kimdir? Diriyi ölüden çıkaran ve ölüyü diriden çıkaran kimdir? Ve işleri evirip-çeviren kimdir? Onlar 'Allah' diyeceklerdir. Öyleyse de ki 'Peki siz yine de korkup-sakınmayacak mısınız?Rasûlüm de ki “-Size gökten ve yerden kim rızk veriyor? O kulaklara ve gözlere onların idrakine kim mâlik bulunuyor? Ölüden diriyi, diriden de ölüyü kim çıkarıyor? Bütün işleri kim idâre ediyor? “ Hemen diyecekler ki “Allah” De ki “- O halde Allah'dan sakınmaz mısınız? ““Gökten ve yerden size rızık veren kimdir? Gözlerinize ve kulaklarınıza sahip olan kimdir? Belli kanunlarla diriyi ölüden, ölüyü diriden çıkartan kimdir? Kâinatın idaresi kimin elindedir?” diye sor. Onlar ister istemez, “Allah” diyeceklerdir. Sen de ki “Madem öyledir, neden sakınmıyorsunuz?De ki “Size gökten ve yerden kim rızık veriyor, ya da gözleri ve kulakları yaratan, koruyan kim? Kim çıkarıyor ölüden diriyi ve kim çıkarıyor diriden ölüyü? İşi kim idare ediyor?” Hemen “Allah” diyecekler. De ki “Hâlâ sakınmıyor musunuz?”Diyesin ki Gökten, yerden size azık veren kim? Yaratan kulağı, gözü? Diriden ölüyü, ölüden diriyi çıkaran? Kimdir işi döndüren?», Allahtır» diyecekler; de ki Neden sakınmazsınız?»Onlara de ki “Gökten ve yerden size rızık veren kimdir? Kulaklara ve gözlere işlerini görme yeteneğini kim verdi? Ölüden diriyi ve diriden ölüyü kim çıkarıyor? Evrenin işlerini kim çekip çeviriyor?” Sana “Allah” diyecekler. O zaman onlara de ki “O halde Allah'a karşı artık gereken duyarlılığı göstermeyecek misiniz?”Ayetteki sorunun muhatabı, Allah’tan başka varlıklara tanrısal nitelikler yakıştıran ve fakat evrenin işlerini çekip çevirenin de Allah olduğunu söyle... Devamı..Ânlara di ki "Semâvâtın ve arzın rızkını kim viriyor? Kulak ve göz halk iden kimdir? Kim ölüyü diri ve diriyi ölü yapıyor? Umûr-u ’âlemi kim tedvîr idiyor? Allâh değil mi? Niçün ândan korkmıyorsınız?De ki "Gökten ve yerden size rızık veren kimdir? Kulak ve gözlerin sahibi kimdir? Diriyi ölüden çıkaran, ölüyü de diriden çıkaran kimdir? Her işi düzenleyen kimdir?" Onlar "Allah'tır! " diyecekler. "O halde O'na karşı gelmekten sakınmaz mısınız?" ki “Sizi gökten ve yerden kim rızıklandırıyor? Ya da işitme ve görme yetisi üzerinde kim mutlak hâkimdir? Ölüden diriyi, diriden ölüyü kim çıkarıyor? İşleri kim yürütüyor?” “Allah” diyecekler. De ki “O hâlde, Allah’a karşı gelmekten sakınmayacak mısınız?”Resûlüm! De ki Size gökten ve yerden kim rızık veriyor? Ya da kulaklara ve gözlere kim mâlik ve hakim bulunuyor? Ölüden diriyi kim çıkarıyor, diriden ölüyü kim çıkarıyor? Her türlü işi kim idare ediyor? Allah» diyecekler. De ki Öyle ise Ona âsi olmaktan sakınmıyor musunuz? İnsanın diğer uzuvlarının gerçek mâlik ve hakimi de Allah Teâlâ olmakla beraber, âyette özellikle gözler ve kulaklar zikredilmiştir. Çünkü bunlar ins... Devamı..De ki, "Size gökten ve yerden kim rızık veriyor? İşitme ve görme duyularınızı kim kontrol ediyor? Ölüden diriyi, diriden ölüyü kim çıkarıyor? Tüm işleri kim yönetiyor?" "ALLAH," diyecekler. De ki "Öyleyse neden erdemli davranmıyorsunuz?"De ki, "size gökten ve yerden kim rızık veriyor? O, kulaklara ve gözlere hükmeden kim? Ölüden diriyi, diriden ölüyü çıkaran kim? İşleri idare eden kim?" Hemen "Allah'dır" diyecekler. De ki, "O halde Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız?"De ki size Gökten ve Yerden kim rızk veriyor? Ya o sem'u ebsar kimin milki bulunuyor? Ve kim o ölüden diri çıkarıyor ve diriden ölü çıkarıyor? Ve emri kim tebdir ediyor? Derhal diyecekler ki Allah, de ki, o halde sakınmaz mısınız?De ki “Sizleri gökten ve yerden rızıklandıran kimdir? İşitme ve görme gücünü veren kimdir? Ölüden diriyi, diriden ölüyü çıkaran kimdir? Bütün işleri düzenleyen kimdir?”¹ Diyecekler ki “Allah'tır.” O halde, “O'na karşı takvalı olmayacak mısınız!” ile evreni düzenleyen, yöneten.Habibim de ki Size gökden ve yerden rızık veren kim? O kulaklara ve gözlere onların hilkat ve hizmetlerine mâlik ve haakim olan kim? Ölüden diriyi kim çıkarıyor, diriden ölüyü kim çıkarıyor? Hülâsa işi kâinatın ve hilkatin bütün umurunu kim tedbîr ve idare ediyor»? Derhal diyecekler ki Allah». De ki O halde onun ıkaabından sakınmaz mısınız?Habîbim, yâ Muhammed! De ki “Sizi gökten ve yerden kim rızıklandırıyor? Ya da o kulaklara ve gözlere kim sâhib bulunuyor yaratıcıları kimdir? Ve kimdir ki ölüden diriyi çıkarıyor, diriden de ölüyü çıkarıyor! Bütün bu işleri kim idâre ediyor?” Sanahemen, “Allah!” diyeceklerdir. Bunun üzerine de ki “Öyleyse O'na şirk koşmaktansakınmıyor musunuz?”11“Âyet başta der Semâ ve zemîni, rızkınıza iki hazîne gibi müheyyâ edip hazırlayıp oradan yağmuru, buradan hubûbâtı çıkaran kimdir? Allah’dan ... Devamı..Onlara “Sizi, göklerde ve yerde olanlarla rızıklandıran, her şeyi işitmeye ve her şeyi görmeye gücü yeten, ölüden diri olanı, diri olandan da ölüyü çıkaran, bütün bu işleri düzenleyip yöneten kim dir?” diye sorarsan, elbetteki “Allah” diyeceklerdir. Öyle ise niçin Allah’dan çekinip korunmuyorsunuz?De ki "Sizleri yerden, gökten azıklandıran kimdir? O işitme, görme gücünü vareden kimdir? Ölüden diriyi çıkaran, diriden de ölüyü çıkaran kimdir?bütün o işleri çeviren kimdir? "Allah’tır" diyecekler. De ki "Yine de Allah’tan sakınmaz mısınız?"Onlara de ki Gökten, yerden size rızk veren [⁷] kimdir? Veya gözlere, kulaklara malik olan [⁸] kimdir? Ölüden diri çıkaran, diriden ölü çıkaran kimdir? [⁹] İşleri tedbir eden kimdir? Onlar — Allah/tır» diyeceklerdir. Sen de de ki — Daha sakınmayacak mısınız?[7] Gökten yağmur yağdıran, yerden ot bitiren.[8] Onları yaradan veya afattan saklayan.[9] Dirilten, öldüren veya hayvani nutfeden nebatî habbeden çık... Devamı..Ey Peygamber! De ki “Sizi gökten ve yerden rızıklandıran kimdir? Kulakların ve gözlerin sahibi kimdir? Ölüden diriyi, diriden de ölüyü çıkaran kimdir? Her işi düzenleyen/buyruğunu yürüten kimdir?” Onlar “Allah’tır” diyecekler. O hâlde sen de onlara, “Hâlâ Allah’a karşı sorumluluk bilincinde olmayacak mısınız?” ki “Gökten ve yerden size rızık veren kimdir? Kulak ve gözlerin sahibi kimdir? Diriyi ölüden çıkaran, ölüyü de diriden çıkaran kimdir? Her işi düzenleyen kimdir?” Onlar, “Allah'tır!” diyecekler. O halde “O'na karşı gelmekten sakınmaz mısınız?” hâlde, ey Müslüman! Allah’ın egemenliğini reddederek adım adım bu korkunç âkıbete yürüyen inkârcılara de ki “Sizi gökten indirdiği ve yerden çıkardığı nîmetlerle besleyen kimdir? Yâhut kimdir, bu nîmetlerden yararlanmanızı sağlayan kulaklara ve gözlere hükmeden ve görme, işitme, hissetme gibi hârika yetenekleri size bağışlayan? Ölüden diriyi çıkaran, diriden de ölüyü çıkaran kimdir?Dün ortada yokken bugün bir bitki, bir hayvan, bir insan meydana geliyor. Bir yandan alınan gıdalar vücudunuzda hayata dönüşürken, öte yandan bir süre sonra onlar da canlılık özelliğini kaybedip ölüyor ve bu mükemmel sistem, hiç aksamadan sürüp gidiyor. Söyleyin, ölüm ve hayat gibi birbirine tamamen zıt iki olguyu birbirine dönüştüren kudret kimdir? Ve kimdir, bunlar gibi daha nice olayların ve oluşların yönetimini elinde tutan, varlıkları şaşmaz kanunlara bağlı kılarak, evrendeki muazzam sistemi sevk ve idare eden?” Bu can alıcı sorular karşısında, en inatçı kâfirler bile gerçeği itiraf etmekten kendilerini alamayacak ve “Evet, bütün bunları yapan ve yaratan Allah’tır!” diyecekler. O zaman sen de onlara de ki “Öyleyse, hâlâ kötülükten, zulümden, inkârcılıktan sakınmayacak mısınız?”De ki -“Kim sizi, Yer ve Gök’ten rızıklandırandırıyor? Peki, kim İşitme’ye ve Görme’ye mâlik oluyor? Kim Ölü’den Diri’yi çıkarıyor, Diri’den de Ölü’yü çıkarıyor? Kim Emr’i / İşler’i düzenleyip yürütüyor?”. -“Allah” diyecekler. De ki -“Sakınıp korunmaz mısınız?”.Resulüm! onlara şunu sor " yerden ve gökten sizi kim besliyor? Gözlerin kulakların gerçek sahibi kim? Ölüden canlı üreten, canlıya ölümü getiren kim ? Acaba kim bütün bu işleri çekip çeviriyor ? " " Allah " diyeceklerdir. Sen de " O halde kendinizi kollamalısınız " diyebilirsin. Onlara de ki; "Size gökten ve yerden kim rızk veriyor? Ya da o kulaklara gözlere kim sahiptir? Sizin duymanızı sağlayan kulakları, görmenizi sağlayan gözleri kim yaratmıştır? Ölüden diriyi diriden ölüyü kim çıkarıyor? Yaratma işini kim düzenleyip yönetiyor?” Onlar bütün bu sorulara karşın "Allah" diyecekler. De ki; "O halde Allah’ın yasalarına uyarak niçin azabından korunmuyorsunuz? Kendini dahi bilemeyen insanlara yasa hakkı vererek, onların yalan yanlış uyduruk yasalarına göre yaşayarak kendinizi cehenneme niçin atıyorsunuz?"De ki “Size gökten ve yerden kim rızık veriyor? Veya işitme duyusuna ve gözlere kim hâkim bulunuyor? Ölüden diriyi kim çıkarıyor; diriden ölüyü kim çıkarıyor? Her türlü işi kim idare ediyor?” Hemen “Allah” diyecekler. [*] De ki “Hâlâ [takvâ]lı duyarlı olmayacak mısınız?Benzer mesajlar Mü’minûn 2384-89; Ankebût 2961, 63; Lokmân 3125; Zümer 3938; Zuhruf 439, “size gökten ve yerden kim rızık¹ veriyor, gerçek işitme ve görme gücüne sahip olan kimdir, ölüden diriyi diriden de ölüyü² kim çıkarıyor ve kâinatın bütün işlerini kim düzenleyip duruyor?” diye sorsan, derhâl “Allah” diyeceklerdir. Sen de onlara “O halde siz, Allah’tan hâlâ korkmayacak mısınız?” Yağmurla rızık verildiği gibi vahiyle gelen din de bir rızıktır…2 Ölülerden canlılar, canlılardan ölüler çıkartacağı gibi, dinsiz toplumlardan dinda... Devamı..DE Kİ “Sizi göğün ve yerin ürünleriyle rızıklandıran kimdir? ⁴⁹ Yahut kimdir, işitme ve görme yetisi üzerinde mutlak egemen olan? Kimdir, ölüden diriyi, diriden de ölüyü çıkaran? Ve yine kimdir var olan her şeyi çekip çeviren?” Şüphesiz, diyecekler ki “Elbette Allah!” ⁵⁰ Öyleyse, de ki “Peki, O’na karşı artık gereken duyarlığı göstermeyecek misiniz?49 Rızk “hayatı devam ettirmek için gerekli olan geçimlik her türlü şey” terimi burada, “gökler ve yer”le ilgili atfı ve sonra da “kulak ve gözler”l... Devamı..De ki – Kimdir gökten yağmur indirerek ve yerden çeşit çeşit ürünler çıkararak sizi rızıklandıran? Yine kimdir işitme ve görme duyularınızın üzerinde mutlak hâkim olan? Ölüden diriyi çıkaran; diriden de ölüyü çıkaran kimdir? Kâinatın düzen ve dengesini sağlayan kimdir? Onlar hemen Allah’ diyeceklerdir. Öyleyse de ki – Sorumluluğunuzu yerine getirmeyecek misiniz? 6/95, 30/19- 48- 49- 50EY NEBÎ! De ki “Göğün ve yerin ürünleriyle sizi rızıklandıran kimdir? Peki, işitme ve görme duyularınız üzerinde kim mutlak söz sahibidir? Dahası kimdir ölüden diriyi çıkaran? Ve diriden ölüyü çıkaran kim? Ya bir düzen içerisinde bütün varlığa dair işleri kim planlıyor? Derhal diyecekler ki “Elbette Allah!”[¹⁶¹³] O hâlde sen de onlara de ki “Hâlâ sorumsuzca davranmayı sürdürecek misiniz?”[1613] İşte şirkin karışık tabiatı Şirk, bir hak-bâtıl şirketidir. İster hak bâtıla, isterse bâtıl hakka karışsın sonuç hep aynıdır Hak safiyetini y... Devamı..De ki Sizi gökten ve yerden kim merzûk ediyor? Ve o işitme kuvvetine ve gözlere mâlik olan kimdir? Ve kimdir ki, ölüden diriyi çıkarır ve diriden ölüyü çıkarır. Ve kimdir işleri tedbir eden?» Derhal diyeceklerdir ki Allah...» Artık de ki Siz korkmaz mısınız?»De ki Kimdir sizi gökten ve yerden rızıklandıran? Kimdir kulaklarınızı ve gözlerinizi yaratan? Kimdir ölüden diriyi, diriden ölüyü çıkaran. Kimdir bütün işleri çekip çeviren, kâinatı yöneten. “Allah! ” diyecekler, duraksamadan De ki “O halde sakınmaz mısınız O'nun cezasından? ” [3, 27; 80, 27-31; 67, 21]De ki "Sizi gökten ve yerden kim rızıklandırıyor? Ya da o kulakların ve gözlerin sahibi kimdir? Ölüden diriyi, diriden ölüyü kim çıkarıyor? Kim buyruğunu yürütüyor kainatı yönetiyor?" "Allah." diyecekler. "O halde, korunmuyor musunuz?" ki "Gökden ve yerden sizi rızıklandıran kimdir? Kulaklara ve gözlere mâlik olan kimdir? Diriden ölüyi ve ölüden diriyi çıkaran kimdir? Onlar "Allâh'dır" diyeceklerdir. O zamân di ki "Sizin 'aklınız yok mı? Putların böyle şeylere kâdir olmadıklarını ta'akkul itmez misiniz?"Desen ki “Size gökten ve yerden size rızık veren kim? Dinleme ve ileri görüşlü olma basiret özelliklerinize hakim olan kim?Ya ölüden diriyi çıkaran, diriden de ölüyü çıkaran kim? Kimdir o bütün işleri çekip çeviren?” “Allah’tır” diyeceklerdir. De ki “Hiç çekinmez misiniz?”De ki-Gökten ve yerden size rızık veren kimdir? Kulak ve gözlere hükmeden kimdir? ölüden diriyi çıkaran; ölüyü de diriden çıkaran kimdir? Her işi düzenleyen kimdir? Onlar-Allah'tır! diyecekler. -O halde O'na karşı gelmekten sakınmaz mısınız? ki Sizi gökten ve yerden rızıklandıran kim? Yahut kulak ve gözlerinizin sahibi kim? Ölüden diriyi, diriden ölüyü çıkaran, kâinatta her işi çekip çeviren kim? “Allah” diyecekler. O zaman de ki Peki, niçin sakınmazsınız?Sor "Sizi gökten ve yerden kim rızıklandırıyor? Ya o işitme gücünün ve gözlerin sahibi kim? Kim çıkarıyor ölüden diriyi ve kim çıkarıyor diriden ölüyü? Kim çekip çeviriyor iş ve oluşu?" Hemen, "Allah!" diyecekler. De ki "Hâlâ kendinize gelmiyor musunuz?"eyit “kim rūzį virür size gökden daħı yirden yā kim mālik durur işitmeġe daħı görmege daħı kim çıķarur diriyi ölüden daħı çıķarur ölüyi diriden daħı kim hükm eyler işi?” pes eyideler “Tañrı!” pes eyit “pes nişe śaķınmazsız?”Eyit yā Muḥammed Kimdür size rızḳ viren gökden yaġmur indürmeg‐ile,daḫı yirden nimetler bitürmeg‐ile? Yā kim mālik olur ḳulaḳlara daḫı gözlere? Daḫı kim çıḳarur diriyi ölüden, yā kim çıḳarur ölüyi diriden? Yā kim tedbīrider ālemüñ emrini? Pes eyideçeklerdür Allāh yaradur. Eyit Pes niçünTañrıdan ḳorḳmazsız?Ya Rəsulum! De “Sizə göydən və yerdən kim ruzi verir? Qulaqlara və gözlərə sahib olan onları yaradan kimdir? Ölüdən diri, diridən ölü çıxardan kimdir? Hər işi düzüb qoşan səhmana salan kimdir? Onlar “Allahdır!” – deyəcəklər. De “Bəs onda Allahdan qorxmursunuz?”Say unto them, O Muhammad Who provideth for you from the sky and the earth, or Who owneth hearing and sight; and Who bringeth forth the living from the dead and bringeth forth the dead from the living; and Who directeth the course? They will say Allah. Then say Will ye not then keep your duty unto Him?Say "Who is it that sustains you in life from the sky and from the earth?1422 or who is it that has power over hearing1423 and sight? And who is it that brings out the living from the dead and the dead from the living?1424 and who is it that rules and regulates all affairs?"1425 They will soon say, "Allah". Say, "will ye not then show piety to Him?"1422 Sustenance may be understood in the sense of all the provision necessary for maintaining physical life as well as mental and spiritual developmen... Devamı..
YUNUS SURESİ 31. AYET قُلْ مَن يَرْزُقُكُم مِّنَ السَّمَاء وَالأَرْضِ أَمَّن يَمْلِكُ السَّمْعَ والأَبْصَارَ وَمَن يُخْرِجُ الْحَيَّ مِنَ الْمَيِّتِ وَيُخْرِجُ الْمَيَّتَ مِنَ الْحَيِّ وَمَن يُدَبِّرُ الأَمْرَ فَسَيَقُولُونَ اللّهُ فَقُلْ أَفَلاَ تَتَّقُونَ ﴿٣١ "Semalarda ve arzda sizi rızıklandıran kimdir? Yahut kulaklara ve gözlere malik olan kimdir? Ölüden diriyi çıkaran kimdir? Hayattan ölüyü çıkaran kimdir? Emri yürüten kimdir?" desen, Allah diyecekler. De ki; "Öyle ise korunmayacak mısınız?" Kelime Açıklamaları DEBERA دبر Ölmek, peşinden gitmek, geride bırakmak, bir işin akıbetini düşünüp taşınmak, başında göremediğini sonunda görüp anlamak, hezimet, her şeyin sonu, sırt, arka, sonu, encamı, işi idare etmek, sonu düşünmek, tedbir almak Önceki Sonraki
Daha önceki yazılarımızda bir eve yapılan büyü nasıl bozulur bu konu hakkında bilgi vermiştik. Bugün ki konumuzda Hangi Ayet Büyü Bozar? Büyü Bozan Dualar hakkında bilgilendirme Hangi Ayet Büyü Bozar?2 Büyü Bozan Ayetler Nelerdir?3 Kuran-ı Kerim’de Büyü Bozan Ayetler Nelerdir?4 Kuran-ı Kerim’de Büyü Bozan En Etkili Sureler Hangileridir? Daha önceki yazılarımızda bir eve yapılan büyü nasıl bozulur bu konu hakkında bilgi vermiştik. Bugün ki konumuzda Hangi Ayet Büyü Bozar? Büyü Bozan Dualar hakkında bilgilendirme yapacağız. Hangi Ayet Büyü Bozar? Büyü bozan ayet özelikle bu konu durumdan müzdarip olan kişilerin merak ettiği ve öğrenmek istediği bir konudur. Kuran-ı Kerim’in tüm ayetleri Müslümana şifadır ve bazı hastalıkların da iyileşmesine vesiledir. Nazara gelmiş ve aynı zamanda kendisine büyü yapılmış olan kişilerin Kuran-ı Kerim sureleri içerisinde yer alan özel ayetleri okuması, bu durumdan kurtulmalarını sağlayacaktır. Büyüden kurtulmak ve daha huzurlu bir yaşantı için Kuran-ı Kerim ayetleri ile yüce Allah’tan yardım istenmeli ve kendisine dua edilmelidir. Allah’tan başka şifa verecek ve büyü gibi kötü şeyleri uzaklaştıracak hiç kimse yoktur. Bu yüzden cinci hocalar ve medyumlar gibi şarlatanların kapısına, bir ümit için gitmemeli ve şifayı Allah’ın kelamı olan Kuran-ı Kerim ayetlerinden aranmalıdır. Kuran-ı Kerim’in ayetlerinin ve indirilişinin Müslümanlara şifa olduğu ayet-i kerime ile sabittir. Eğer büyü gibi bir durum ile karşı karşıya geldiği iseniz veya bu gibi durumdan şüpheleniyorsanız, Kuran-ın Kerimin özellikle Bakara Suresinin bazı özel ayetlerini okumanız gereklidir. Bu ayetleri okumaya devam eden kişiler ise, kısa süre büyüden kurtulacaktır. Büyü Bozan Ayetler Nelerdir? Kutsal kitabımız Kuran-ı Kerim Müslümanların tüm hayatlarını daha güzel yaşamaları için kendilerine Peygamber aracılığı ile gönderilmiş ilahi rehber ve kılavuzdur. Her türlü sıkıntınız ve hastalığınız için tıbbi yollara başvurduktan ve gerekli olan tedavileri gördükten sonra, Kuran-ı Kerim ayetleri ile şifa bulabilirsiniz. Ruhani hastalıklar gibi büyüye tutulmuş olan kişiler de Kuran ayetlerini okuyarak bu durumdan kurtulacaklardır. Büyü bozan ayetler içerisinde ise şunlar yer almaktadır. Bakara Suresinin 255 inci ayetini büyünün bozulması için her namaz sonrası okuyunuz. Bakara Suresinin 285 ve 286 ayetlerini de gece yatsı namazından sonra ve uyumadan önce okuyun. Felak ve Nas Surelerini, büyü ve sihir gibi durumlardan kurtulmak için sabah ve akşam üç defa okuyun. İhlas Suresinin tüm ayetlerini gece yatmadan önce üç defa okuyun. Fatiha Suresini de büyüyü bozan ayet olarak okuyun. Aynı zamanda Kuran-ı Kerim’de büyü bozan ve sihire karşı etkili olan ayetler bulunmaktadır. Bu ayetler de büyülenmiş olan kişinin kurtulması için etkilidir. Bu ayetlerden bazıları ise; Yunus Suresi içerisinde olan 80 ve 81’inci ayeti kerimedir. Bu ayetleri büyülenmiş olan kişiye 150 defa okumak, büyünün ortadan kalkmasını sağlayacaktır. Kuran-ı Kerim’de Büyü Bozan Ayetler Nelerdir? Kuran-ı Kerim’de büyü bozan ayetler oldukça fazladır ve etkilidir. Bu ayetlerden bir tanesi Araf Suresinin 200’üncü ayetidir. Bu ayetin anlamı ise şu şekildedir. ”Eğer şeytan seni kışkırtırsa ve sana musallat olursa, hemen o şeytandan Allah’a sığının. Allah her zaman hakkı ile bilendir ve işitendir. Nisa Suresinin 76’ıncı ayetinde ise Allah; ”Şüphe yok ki şeytanın tuzağı zayıftır” buyurmuştur. Bu ayet tefsiri ise büyü gibi şeyler ile şeytan size tuzak kurarsa, o şeytandan Allah’a sığının anlamını taşımaktadır. Kuran-ı Kerim’de Büyü Bozan En Etkili Sureler Hangileridir? Kuran-ı Kerim’in ayetlerinin bütün olarak oluşmasına sure denir ve bunların adeti 114 tanedir. Kuran-ı Kerim’de büyü bozan en etkili sureler bulunmaktadır ve bu sureleri okuyanlar, kısa süre içerisinde tesirlenmektedir. Bu sureler şunlardır. Enam Suresi Bakara Suresi Kaf Suresi Saffat Suresi Maide Suresi Nisa Suresi Rahman Suresi Buruc Suresi Tarık Suresi İhlas Suresi Fatiha Suresi Felak Suresi Nas Suresi Bu surelerin bazılarını okumak büyülenmiş olan kişiye hızlı bir şekilde etki gösterirken, bazılarına ise etki göstermesi zaman almaktadır. Zaman almasının sebebi ise tamamen ile İlahi bir imtihandır. Bu sureleri okurken veya büyülenmiş kişinin üzerine okunurken, abdestli olmak gereklidir. Euzübesmele çekilmeli ve sonrasında sırası ile bu sureler kişiye okunmalıdır.
قُلْ مَن يَرْزُقُكُم مِّنَ السَّمَاء وَالأَرْضِ أَمَّن يَمْلِكُ السَّمْعَ والأَبْصَارَ وَمَن يُخْرِجُ الْحَيَّ مِنَ الْمَيِّتِ وَيُخْرِجُ الْمَيَّتَ مِنَ الْحَيِّ وَمَن يُدَبِّرُ الأَمْرَ فَسَيَقُولُونَ اللّهُ فَقُلْ أَفَلاَ تَتَّقُونَ Kul men yerzukukum mines semâi vel ardı em men yemlikus sem'a vel ebsâre ve men yuhricul hayye minel meyyiti ve yuhricul meyyite minel hayyi ve men yudebbirul emre, fe se yekûlûnallâhyekûlûnallâhu, fe kul e fe lâ tettekûntettekûne. kul de, söyle men kimse, kişi yerzuku-kum sizlere rızık verir, sizi rızıklandırır min es semâi semadan, gökyüzünden ve el ardı ve arz, yeryüzü emmen em men veya kim yemliku gücü yeter, sahip olur, melik olur es sem'a işitme duyusu ve el ebsâre ve görme hassası ve men ve kim yuhricu çıkarır el hayye diri, canlı min el meyyiti ölüden ve yuhricu ve çıkarır meyyite ölü min el hayyi canlıdan ve men ve kim yudebbiru el emre işleri takdir eder, tedbir eder fe se yekûlûne o zaman diyecekler, derler âllâhu Allah fe kul o zaman de, söyle e fe lâ tettekûne hâlâ, takva sahibi olmayacak mısınız Abdulbaki Gölpınarlı De ki Size gökten, yerden rızık veren kimdir, kulaklarla gözlere mâlik olan kim ve ölüden diriyi izhâr eden, diriden ölüyü meydana getiren kim ve işleri tedbîr eden kim? Diyecekler ki Allah. O vakit de ki Neden çekinmezsiniz öyleyse? Abdullah Parlıyan De ki Sizi göğün ve yerin ürünleriyle rızıklandıran kimdir? Yahut işitme ve görme organlarınızı yaratan ve onların görevlerini devam ettirmek suretiyle, onlara gerçekten sahip olan kimdir? Kimdir ölüden diriyi, diriden de ölüyü çıkaran? Ve yine kimdir, var olan herşeyin hayatını tanzim edip, çekip çeviren? Şüphesiz diyecekler ki “Elbette Allah.” Öyleyse de ki “Peki hâlâ yolunuzu, Allah ve O'nun kitabıyla bulmaya çalışmayacak mısınız? Adem Uğur Resûlüm! De ki Size gökten ve yerden kim rızık veriyor? Ya da kulaklara ve gözlere kim mâlik ve hakim bulunuyor? Ölüden diriyi kim çıkarıyor, diriden ölüyü kim çıkarıyor? Her türlü işi kim idare ediyor? "Allah" diyecekler. De ki Öyle ise Ona âsi olmaktan sakınmıyor musunuz? Ahmed Hulusi Müşriklere de ki "Sizi semâdan ve arzdan kim rızıklandırıyor? Yahut işitme ve görme kuvvelerinin sahibi kim? Ölüden ölü hükmündeki kendini sırf beden sanma yaşamından diriyi Hayy olanın Esmâ'sıyla diri olduğu bilincini kim çıkarıyor ve diriden Hakikati itibarıyla diri iken ölüyü kendi veya karşısındakinin hakikatini görememe veya kendini sırf beden olarak kabullenip, toprak olup yok olacağını sanma hâlini kim oluşturuyor? Kim Hükmü tedbir ediyor?". . . "Allâh" diyecekler. . . De ki "O hâlde niye korunanlardan olmuyorsunuz?" Ahmet Tekin 'Gökten ve yerden size rızık ve servet veren kimdir? Kulaklara ve gözlere hükmeden kimdir? Ölüden diriyi, tohum ve yumurtadan canlıyı kim çıkarır? Diriden ölüyü, canlıdan tohum ve yumurtayı kim çıkarır? Kâinat ve içindeki varlıklarla, dünya ve ötesi ile ilgili ilâhî planlamayı kim yapıp yürütüyor, hayatın devamını ve aslî düzeni kim sağlıyor?' de. Onlar'Allah!' diyecekler.'Hâlâ Allah’a sığınıp, emirlerine yapışmayacak, günahlardan arınıp, azaptan korunmayacak, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarınıza ve özgürlüklerinize sahip çıkarak şahsiyetli davranmayacak, dinî ve sosyal görevlerinizin bilincinde olmayacak mısınız?' de. Ahmet Varol De ki 'Sizi gökten ve yerden rızıklandıran kimdir? Yahut kulaklara ve gözlere sahip olan kimdir? Ölüden diriyi diriden ölüyü çıkaran kimdir? İşleri düzene koyan kimdir?' 'Allah' diyecekler. De ki 'Öyleyse sakınmıyor musunuz?' Ali Bulaç De ki "Göklerden ve yerden sizlere rızık veren kimdir? Kulaklara ve gözlere malik olan kimdir? Diriyi ölüden çıkaran ve ölüyü diriden çıkaran kimdir? Ve işleri evirip çeviren kimdir? Onlar "Allah" diyeceklerdir. Öyleyse de ki "Peki siz yine de korkup sakınmayacak mısınız? Ali Fikri Yavuz Rasûlüm de ki “-Size gökten ve yerden kim rızk veriyor? O kulaklara ve gözlere onların idrakine kim mâlik bulunuyor? Ölüden diriyi, diriden de ölüyü kim çıkarıyor? Bütün işleri kim idâre ediyor? “ Hemen diyecekler ki “Allah” De ki “- O halde Allah’dan sakınmaz mısınız? “ Ali Ünal Ey Rasûlüm, sor onlara “Sizi gökten ve yerden kim rızıklandırıyor? İşitme melekenizin ve gözlerinizin gerçek sahibi kim? Ölüden diriyi, diriden ölüyü kim çıkarıyor? Kimdir kâinattaki bütün işleri çekip çeviren, bütün varlığı idare eden?” Hepsi, “Allah!” diye cevap verecektir. O halde de ki “Öyleyse şu takip ettiğiniz yolun âkıbetinden hiç çekinmez ve O’nun cezalandırmasından hiç endişe duymaz mısınız? Bayraktar Bayraklı De ki “Size gökten ve yerden kim rızık veriyor, ya da gözleri ve kulakları yaratan, koruyan kim? Kim çıkarıyor ölüden diriyi ve kim çıkarıyor diriden ölüyü? İşi kim idare ediyor?” Hemen “Allah” diyecekler. De ki “Hâlâ sakınmıyor musunuz?” Bekir Sadak De ki Gokten ve yerden size rizik veren kimdir? Kulak ve gozlerin sahibi kimdir? Diriyi oluden cikaran, oluyu de diriden cikaran kimdir? Her isi duzenleyen kimdir?» Onlar Allah'tir!» diyecekler. O halde O'na karsi gelmekten sakinmaz misiniz?» de. Celal Yıldırım De ki Gökten ve yerden size rızık veren kimdir ? Kimdir kulağa ve gözlere yaratma yönünden sahip ? Ya diriyi ölüden, ölüyü de diriden çıkaran kimdir ? Kimdir işleri düzene koyan ? Hemen Allah'tır» diyecekler. O halde de ki Artık Allah'tan saygı ile korkup fenalıklardan, putlara tapmaktan sakınmaz mısınız? Cemal Külünkoğlu Onlara de ki “Gökten ve yerden size rızık veren kimdir? Kulaklara ve gözlere işlerini görme yeteneğini kim verdi? Ölüden diriyi ve diriden ölüyü kim çıkarıyor? Evrenin işlerini kim çekip çeviriyor?” Sana “Allah” diyecekler. O zaman onlara de ki “Allah'a karşı artık gereken duyarlılığı göstermeyecek misiniz?” Diyanet İşleri eski De ki 'Gökten ve yerden size rızık veren kimdir? Kulak ve gözlerin sahibi kimdir? Diriyi ölüden çıkaran, ölüyü de diriden çıkaran kimdir? Her işi düzenleyen kimdir?' Onlar 'Allah'tır! ' diyecekler. 'O halde O'na karşı gelmekten sakınmaz mısınız?' de. Diyanet Vakfi Resûlüm! De ki Size gökten ve yerden kim rızık veriyor? Ya da kulaklara ve gözlere kim mâlik ve hakim bulunuyor? Ölüden diriyi kim çıkarıyor, diriden ölüyü kim çıkarıyor? Her türlü işi kim idare ediyor? Allah» diyecekler. De ki Öyle ise Ona âsi olmaktan sakınmıyor musunuz? Edip Yüksel De ki “Size gökten ve yerden kim rızık veriyor? İşitme ve görme duyularınızı kim kontrol ediyor? Ölüden diriyi, diriden ölüyü kim çıkarıyor? Tüm işleri kim yönetiyor?“ “ALLAH“ diyecekler. De ki “Öyleyse neden erdemli davranmıyorsunuz?“ Elmalılı Hamdi Yazır De ki size gökten ve yerden kim rızk veriyor? Ya o sem' u ebsar kimin milki bulunuyor? Ve kim o ölüden diri çıkarıyor ve diriden ölü çıkarıyor? Ve emri kim tebdir ediyor? Derhal diyecekler ki Allah, de ki, o halde sakınmaz mısınız? Erhan Aktaş De ki “Sizleri gökten ve yerden rızıklandıran kimdir? İşitme ve görme gücünü veren kimdir? Ölüden diriyi, diriden ölüyü çıkaran kimdir? Bütün işleri düzenleyen kimdir?” Diyecekler ki “Allah’tır.” O halde, “O’na karşı takvalı olmayacak mısınız!” de. Gültekin Onan De ki "Göklerden ve yerden sizlere rızk veren kimdir? Kulaklara ve gözlere malik olan kimdir? Diriyi ölüden çıkaran ve ölüyü diriden çıkaran kimdir? Ve buyruğu evirip çeviren / yöneten / yönlendiren kimdir? Onlar "Tanrı" diyeceklerdir. Öyleyse de ki "Peki siz yine de korkup sakınmayacak mısınız? Hakkı Yılmaz 31,32 De ki “Sizi gökten ve yeryüzünden kim rızıklandırıyor? Ya da kulaklara ve gözlere kim sahip oluyor, bunların sahibi kim? Ve ölüden diriyi, diriden ölüyü kim çıkarıyor? Ve işleri kim düzenliyor?” Hemen “Allah” diyecekler. O zaman de ki “O hâlde hâlâ Allah'ın koruması altına girmeyecek misiniz? Öyleyse işte O, sizin gerçek Rabbiniz Allah'tır. Artık, gerçekten sonra sapıklıktan başka ne olabilir! O hâlde nasıl da çevriliyorsunuz?” Harun Yıldırım De ki “Size gökten ve yerden rızık veren kimdir? Kulaklara ve gözlere malik olan kimdir? Ölüden diriyi çıkaran ve diriden ölüyü çıkaran kimdir? İşleri yerli yerince yöneten kimdir?” Onlar “Allah” diyeceklerdir. Öyleyse de ki “Peki siz yine de korkupsakınmayacak mısınız?” Hasan Basri Çantay Habibim de ki Size gökden ve yerden rızık veren kim? O kulaklara ve gözlere onların hilkat ve hizmetlerine mâlik ve haakim olan kim? Ölüden diriyi kim çıkarıyor, diriden ölüyü kim çıkarıyor? Hülâsa işi kâinatın ve hilkatin bütün umurunu kim tedbîr ve idare ediyor»? Derhal diyecekler ki Allah». De ki O halde onun ıkaabından sakınmaz mısınız? Hayrat Neşriyat Habîbim, yâ Muhammed! De ki 'Sizi gökten ve yerden kim rızıklandırıyor? Ya da o kulaklara ve gözlere kim sâhib bulunuyor yaratıcıları kimdir? Ve kimdir ki ölüden diriyi çıkarıyor, diriden de ölüyü çıkarıyor! Bütün bu işleri kim idâre ediyor?' Sanahemen, 'Allah!' diyeceklerdir. Bunun üzerine de ki 'Öyleyse O’na şirk koşmaktansakınmıyor musunuz?' İbni Kesir De ki Gökten ve yerden size rızık veren kimdir? Kulak ve gözlere kim hükmeder? Diriyi ölüden çıkaran, ölüyü de diriden çıkaran kimdir? Her işi düzenleyen kimdir? Onlar Allah'tır, diyecekler. O halde O'na karşı gelmekten sakınmaz mısınız? de. İskender Evrenosoğlu De ki “Semadan ve arzdan sizi kim rızıklandırıyor? Veya işitmenin işitme duyusunun ve görmenin görme hassasının meliki sahibi kimdir? Ve canlıyı diriyi cansızdan ölüden çıkaran ve cansızı ölüyü canlıdan diriden çıkaran kimdir? Ve işi yaratıp, yöneten düzenleyip idare eden kimdir?” O zaman “Allah” diyecekler. Öyleyse “Hâlâ takva sahibi olmayacak mısınız?” de. Kadri Çelik De ki “Gökten ve yerden size rızık veren kimdir? Kulak ve gözlerin sahibi kimdir? Diriyi ölüden çıkaran, ölüyü de diriden çıkaran kimdir? Her işi düzenleyen kimdir?” Onlar, “Allah'tır!” diyecekler. O halde “O'na karşı gelmekten sakınmaz mısınız?” de. Mehmet Ali Eroğlu "Uygun rızıkları gökten ve yerden size veren kimdir? Kulaklara, gözlere malik kimdir? Nasıl ki diriden ölüyü, ölüden diriyi çıkaran, tüm işleri evirip çeviren kimdir?" deyiver Ulu Allah'tır diyecekler. De ki"Peki yine korkup sakınmayacak mısınız sizler?" Mehmet Okuyan De ki “Size gökten ve yerden kim rızık veriyor? Veya işitme duyusuna ve gözlere kim hâkim bulunuyor? Ölüden diriyi kim çıkarıyor; diriden ölüyü kim çıkarıyor? Her türlü işi kim idare ediyor?” Hemen “Allah” diyecekler. De ki “Hâlâ takvâlı duyarlı olmayacak mısınız? Muhammed Celal Şems De ki “Gökten ve yerden size kim rızık verir? Kulaklar ve gözler üzerinde güç sahibi olan, kimdir? Diriyi ölüden kim çıkarır? Ölüyü de diriden kim çıkarır? Bütün kâinatın nizamını yöneten kimdir?” Onlar mutlaka “Allah’tır!” diyecekler. Böylece de ki “Öyleyse takvayı benimsemez misiniz?” Muhammed Esed De ki "Sizi göğün ve yerin ürünleriyle rızıklandıran kimdir? Yahut kimdir, işitme ve görme yetisi üzerinde mutlak egemen olan? Kimdir, ölüden diriyi, diriden de ölüyü çıkaran? Ve yine kimdir var olan her şeyi çekip çeviren?" Şüphesiz, diyecekler ki "Elbette Allah!" Öyleyse, de ki "Peki, O'na karşı artık gereken duyarlığı göstermeyecek misiniz? Mustafa Çevik 31-33 Sen onlara de ki “Göklerden ve yerden sizi rızıklandıran kimdir, kulaklarınızın işitme, gözlerinizin görme sistemini oluşturup, bahşeden gerçek sahibiniz kimdir? Ölüden diriyi, diriden de ölüyü çıkaran kimdir. Kimdir, kâinatı yaratıp nizamını kurup, dengesini oluşturan ve kusursuz yöneten?” Onlar hemen diyecekler ki “Allah’tır.” Arkasından da onlara de ki “O halde niçin Allah’ın sizi davet ettiği mükemmel hayat nizamını kabule yanaşmıyorsunuz?” Şüphesiz işte O Allah’tır sizin gerçek Rabbiniz ve ilahınız. O’nun davetinin dışında yaşanan hayat, batıl ve sapıklıktan başka bir şey değildir. Bu gerçeğe rağmen Allah’a nankörlük ederek ortak koşanlar için Allah’ın hükmü kesindir, onlar cehennem azabına çarptırılacaklar. Mustafa İslamoğlu Ey Peygamber! De ki "Göğün ve yerin ürünleriyle sizi rızıklandıran kimdir? Peki, işitme ve görme duyularınız üzerinde kim mutlak söz sahibidir? Dahası kimdir ölüden diriyi çıkaran? Ve diriden ölüyü çıkaran kim? Ya bir düzen içerisinde devinen bütün bir varlığa talimatı kim veriyor? Derhal diyecekler ki "Elbette Allah!" O halde sen de onlara de ki "Hala sorumsuzca davranmayı sürdürecek misiniz?" Ömer Nasuhi Bilmen De ki Sizi gökten ve yerden kim merzûk ediyor? Ve o işitme kuvvetine ve gözlere mâlik olan kimdir? Ve kimdir ki, ölüden diriyi çıkarır ve diriden ölüyü çıkarır. Ve kimdir işleri tedbir eden?» Derhal diyeceklerdir ki Allah...» Artık de ki Siz korkmaz mısınız?» Ömer Öngüt De ki “Gökten ve yerden size rızık veren kimdir? Kulak ve gözlerin sahibi kimdir? Diriyi ölüden, ölüyü de diriden çıkaran kimdir? Her işi düzenleyen kimdir?” “Allah” diyecekler. De ki “O halde O'na karşı gelmekten sakınmaz mısınız?” Şaban Piriş De ki -Gökten ve yerden size rızık veren kimdir? Kulak ve gözlere hükmeden kimdir? ölüden diriyi çıkaran; ölüyü de diriden çıkaran kimdir? Her işi düzenleyen kimdir? Onlar -Allah’tır! diyecekler. -O halde O’na karşı gelmekten sakınmaz mısınız? de. Sadık Türkmen DE Kİ “Sizi gökyüzünden ve yeryüzünden rızıklandıran kim? Kulakların ve gözlerin gerçek sahibi kim? Ölüden diriyi çıkaran kim? Diriden ölüyü çıkaran kim? Buyruğu yürüten/işleri evirip çeviren kim?” Hemen “Allah!” diyecekler. De ki ”O halde korunup sakınmıyor musunuz?” Seyyid Kutub Onlara de ki; Gökten ve yerden size rızık veren kimdir? Kulaklara ve gözlere işlerini görme yeteneğini kim verdi? Ölüden diriyi ve diriden ölüyü çıkaran kimdir? Evrenin işlerini kim çekip çeviriyor? Sana, Allah» diyeceklerdir. O zaman onlara, Allah'dan korkmuyor musunuz?» de. Suat Yıldırım De ki Kimdir sizi gökten ve yerden rızıklandıran?Kimdir kulaklarınızı ve gözlerinizi yaratan?Kimdir ölüden diriyi, diriden ölüyü çıkaran. Kimdir bütün işleri çekip çeviren, kâinatı yöneten. "Allah!" diyecekler, duraksamadanDe ki "O halde sakınmaz mısınız O’nun cezasından?" Süleyman Ateş De ki "Sizi gökten ve yerden kim rızıklandırıyor? Ya da o kulakların ve gözlerin sâhibi kimdir? Ölüden diriyi, diriden ölüyü kim çıkarıyor? Kim buyruğunu yürütüyor kâinâtı yönetiyor?" "Allâh." diyecekler. "O halde, korunmuyor musunuz?" de. Süleymaniye Vakfı Desen ki “Gökten ve yerden size rızık veren kim? Dinleme ve ileri görüşlü olma basiret özelliklerinize hakim olan kim?Ya ölüden diriyi çıkaran, diriden de ölüyü çıkaran kim? Kimdir o bütün işleri çekip çeviren?” “Allah’tır” diyeceklerdir. De ki “Hiç çekinmez misiniz?” Tefhim-ul Kuran De ki Göklerden ve yerden sizlere rızık veren kimdir? Kulaklara ve gözlere malik olan kimdir? Diriyi ölüden çıkaran ve ölüyü diriden çıkaran kimdir? Ve işleri evirip çeviren kimdir? Onlar Allah» diyeceklerdir. Öyleyse de ki Peki, siz yine de korkup sakınmayacak mısınız?» Ümit Şimşek De ki Sizi gökten ve yerden rızıklandıran kim? Yahut kulak ve gözlerinizin sahibi kim? Ölüden diriyi, diriden ölüyü çıkaran, kâinatta her işi çekip çeviren kim? 'Allah' diyecekler. O zaman de ki Peki, niçin sakınmazsınız? Yaşar Nuri Öztürk Sor "Sizi gökten ve yerden kim rızıklandırıyor? Ya o işitme gücünün ve gözlerin sahibi kim? Kim çıkarıyor ölüden diriyi ve kim çıkarıyor diriden ölüyü? Kim çekip çeviriyor iş ve oluşu?" Hemen, "Allah!" diyecekler. De ki "Hâlâ kendinize gelmiyor musunuz?" En üste taşıEn alta taşıBu yazarın mealini okumaya devam et Bir sureye/ayete tıkladığınızda mealler ilk başta yazar ismine göre alfabetik olarak sıralanır. Yazar isminin solundaki kutucuğu yukarı/aşağı taşıyarak sıralamayı istediğiniz gibi değiştirebilirsiniz. Tarayıcınızın çerezlerini silmediğiniz sürece tercihiniz daha sonraki ziyaretlerinizde hatırlanacaktır. Ayrıca bir yazarın ismine sağ tıklayarak bu yazarın mealinin en üstte veya en altta görünmesini de sağlayabilirsiniz.
Katrl isimli anne yunus akvaryumda doğum sancıları ile dolanmaya başladıktan bir süre sonra başarılı bir şekilde doğumunu gerçekleştirdi. O sırada akvaryumda bulunan şanslı ziyaretçiler ise yunusun doğum anına an be an tanıklık ettiler. VİDEO DEVAM EDİYOR
yunus suresi 31 ayet doğum